Yazılar

Prematüre bebek annesi olmak

Vermekte olduğum eğitimler sırasında erken doğum hikayelerini dinlediğim neredeyse tüm annelerin (kendim dahil) başedilmesi çok zor olan birçok duygu ile karşı karışıya kaldıklarını biliyorum. Bunların başında şok, hakimiyet kaybı,belirsizlik, suçluluk, endişe, çaresizlik, yoksunluk  ve derin korku gelmektedir. Zira hamileliği erken doğum ile sonuçlanan ve bebeğinden ayrılan anne bedensel ve ruhsal olarak büyük bir kayıp yaşar.

Bu travmatik durum ile başa çıkmamıza yardımcı olacak ve 2.eğitim modül konusu olan, bebeğini kuvözde bekleyen ailelere düşen 10 -görevin acıklamasına bu yazımda değinmiyeceğim. Erken doğum ile sarsılan ailelerin 3 evreden geçtiği gözlenmektedir.

1.Aile bebeğini yaşattan hekim ve hastaneye karşı büyük bir minnet duygusu içindedir.

2.Hastanedeki kalış süresi uzamaya başladığında, yıpranan sinirler nedeniyle hemşire veya hekim ile iletişim kazaları baş göstermeye başlar.

3.Hastanedeki kalış süresi 70 gün aşmaya başladığında eşler arasında tartışmalar ve hatta krizler yaşanmaya başlar.

Bu yazıda üzerinde durmak istediğim duygu ise, kuvözdeki bebeğinizi görme, dokunma veya ona zarar verme korkusudur. İlk günlerde bu koruya birde bebeğe bağlanmaktan korkma duygusu eşlik eder ve anneler post-partum depresyonun etkisi ile bebeği ziyaret etmekte dahi güçlük çekebilirler.

Peki erken doğan, prematüre bebek cephesinde neler olur ? Ruhsal ve fiziksel olarak anne karnında 9 ay boyunca olgunlaşmaya programlı her bebek için bu erken ayrılış bir travmadır.

Ancak bebeğin hayata kalması için vazgeçilmez olan yeni doğan yoğun bakım birimi, her anne için  doğal olarak korkutucu bir ortamdır.

İlk öğrenilen şey ise söz konusu kırılgan bu minik bebekler için hijyenin hayati ve tartışılmaz önemi.

Çeşitli hastanelerde imkanlar dahilinde bebek – anne merkezli anlayışı ve yaklaşımlar benimsemiş olsa dahi, annenin koşullanması bebeğine dokunmasına engel teşkil etmektedir.

Oysa kuvözdeki bebeğin iyileşmesi ve gelişmesi için, kokusunu, sesini, tenini, sıcaklığını tanıdığı onu haftalarca karnında büyütmüş olan anne sevgisine en az tıbbi tedavi kadar ihtiyaçı vardır.

Burda söz konusu anne – bebek bağının sürdürülmesi elbette doğru uyaranlar ve koşullar altında sağlanmalıdır. Bunun içinde prematüre bebek sahibi ebeveynlerin bilgi ile desteklenmesi ve yetkinlik kazanmaları gerekmektedir.

Ebeveynlere prematüre bebeklerine gelişimsel ve duygusal desteği nasıl sağlayabileceklerine dair bilgi verilmesi, buna bağlı olarak bebeğin ihtiyaçlarının doğru okunup – uygun olarak karşılanması bir çeşit erken müdahale tedbiri olarak tanımlanmaktadır.

Prematüre bebek annesi olmak

Kuvözdeki bebeğimi ne zaman kucağıma alabilirim ?

Kuvözdeki bebeğimi ne zaman kucağıma alabilirim ?

Kuvözde kalan bebeğinizi ilk kez kucağınıza almak en önemli ve mutlu dönüm noktalarından birisidir.

Prematüre bebekler düşük doğum ağırlığına sahip oldukları ve tıbbi olarak desteklenmeleri gerektiğinden, anne ve babası dokunmak için günler veya haftalarca beklemek zorunda kalabilir.Bir yeni doğan yoğun bakım hemşiresinin görevindeki en kıymetli an, prematüre bebeğin ailesinin kucağına yerleştirilmesine yardım etmektir.

Kuvözdeki bebeğin kuçağa alınmaya hazır olup olmadığına karar vermeden önce değerlendirme yapılması gerekir.Ebeveyn – bebek temaslarının, özellikle kanguru bakımın karşılıklı olarak bebek ve ebeveyne fayda sağladığı bilinmektedir.Ancak bu temas bebek hazır olmadan sağlanır veya fazla uyaranlara dikkat edilmezse bazı riskler ortaya çıkabilir.

Genel olarak aşağıda yer alan işaretler mevcut ise, bebeğin temasa hazır olduğunu anlamak mümkündür.

 

Bebeğin stabil olması:

Prematüre bebekler hayatlarının ilk günlerinde nabız ve kalp atışlarını düzenlenmeye çalışarak geçirirler.Doktor ve hemşireler bebeğin solumunu düzenlemek için oksijen desteği sağlarken, nabız dalgalanmaları bazen Intraventricular hemorrhage (beyin karıncıklarında kanama) meydana getirebilir.Prematüre bebeklerin dolaşım sistemleri en küçük yer değişikliği ile etkileyebileceği için ilk günler çok büyük hassasiyet gerektirir.

 

Monitör kabloları ve tüpler:

Yeni doğan yoğun bakımdaki bebekler birçok tıbbi teşhizata ve kabloya bağlıdır. Birçok bağlantı takip amaçlı elektrot kablolarından oluşsada, bazıları damaryoluna veya çiğerlere inenen tüplerdir.Dolaysıyla bebeğinizi kucağınıza almadan önce doktorun veya hemşirenin söz konusu bağlantıların konumlarının güvenli olduğunu onaylamaları gerekmektedir.

 

Ebeveyn tarafından bakımın üstlenmesi:

Kucağa alınmaya uygun olan bebeklerin, kuvöz içindeki bakımları (bez değişitirme, banyo – silme, pozisyonlama gibi ) ebeveynleri tarafından sağlanabilir.Bebeğe dokunma işlemi tolere edilmesi gereken bir uyaran olduğu için ilave oksijen desteği ihtiyaç gösterebilir, buna ebeveynin hazırlıklı olması gerekir.

 

Operasyon sonrası toplarlanma:

Eğer bebek bir operasyon geçirmişse, dokunmak veya kucağa almak için operasyona bağlı müdahalelerin( tüp veya katerter bağlantısı) uygunluk göstermesi beklenmelidir.

 

Ciltteki nem seviyesi:

İleri prematüre bebeklerin ciltleri henüz olgunlaşmadığı için kolaylıkla nem kaybına bağlı olarak dehidrasyon meydana gelebilir.Kuvözdeki ortam nem bariyerini korduğu için bazı bebekleri 27 haftadan önce kucağa almak uygun olmayabilir.

 

Doktor ve hemşirenin onayı:

Yeni doğan doktor ve hemşireleri prematüre veya hasta bebekler konusunda uzman kişilerdir.Meslekleki donanıma sahip bu kişilerin görevi size bebeğinizi sağlıklı olarak teslim edebilmek olduğundan dolayı, görüşlerini dikkate almak gerekir.Eğer bebeğinizi kucaklamaya onay vermiyorsalar, mutlaka doğru bildikleri birşey vardır.