Kuvözdeki Bebeğe Dokunmak

Yenidoğan yoğun bakım birimi, prematüre bebeği olan anne ve babalar için son derece ürkütücü ve stres dolu bir ortamdır.

En değerli varlığınız, bebeğinizi hayata tutundurmaya çalışan oksijen tüpleri, minik kablolar ve sürekli alarm sesi veren gösterge ekranları.

Yenidoğan bebeğiniz için duymayı istediğiniz ‘’iyi haberler ‘’ karşısında doktorun veya hemşirenin belirsizlik dolu sözleri elbette nefesinizi kesmektedir.

Bu ağır çaresizlik karşısında anne – baba olarak olumlu ve güçlü durmak elbette zor. Kuvözdeki  bebeğimiz ile ilgili ne sormamız gerektiğini dahi kestirememek, bebeğinize destek olmak için ne yapabileceğinizi bilememek bu yolculuğu daha da zorlaştırmaktadır.

Yapılan tüm araştırmalar prematüre bebeklerin gelişimini ve iyileşmelerini desteklemek için ebeveynlerin yenidoğan yoğun bakım sürecine dahil edilmesi gerektiğini göstermektedir.

Ailelere verdiğim eğitimler sırasında ne yazık ki tüm hastanelerin koşullarının her zaman ideal olmadığını ve hatta sınırlı olduğunu görüyorum .

Ancak her zaman için yapabileceklerimize odaklanırsak ,elimizden gelenin en iyisini yapmış oluruz. Öncellikle yoğun bakım koşullarına ait hijyen kurallarına uyarak, hemşirenin onayında bebeğinize dokunarak şifa verebilirsiniz.

Kuvöze yaklaşırken korku ve üzüntü duygularından uzaklaşmak , yavaş ve derin nefes alıp vererek evladınıza duyduğunuz büyük sevgiye odaklanmanız gereklidir. Bu esnada kişisel olarak dua okuyarak huzur bulduğumu belirtebilirim.

Duygu durumunuzu zor da olsa bebeğinize güzel hisler ve güç verecek şekilde dengeledikten sonra iki elinizi ovuşturarak avuç içlerini ısıtmalısınız.Bebeğe dokunmadan önce veya eş zamanlı olarak konuşmak bebeği hazırlamak uygun olacaktır.

Bebek uygunsa kuvöz içine, değilse kuvöz üzerine ellerinizin içi hafif kubbe olacak şekilde yerleştirilir. Uygun durumlarda bebeğin iki ayak tabanını aynı anda kavrayacak şekilde bir elin avuç içi yerleştirilir. Diğer el ise avuç içi başına veya göğüs üzerine hafif kubbe şeklinde, belli belirsiz sabit dokunuşla yerleştirilir.

Bebeklerin ayak taban reseptörleri son derece duyarlıdır, hamilelik boyunca ayaklarını karın duvarına doğru ittirerek güvende hisseder. Bu nedenle kuvöz ortamında anne veya baba tarafından sağlanacak olan cenin pozisyonundaki sabit tutuş destekleyici özelliktedir.

Tutuş sırasında ebeveynlere derin ve sakin nefes alışverişi, bebeğine avuç içlerinden şifa ve güç akıttığını imgelemesi önerilmektedir.

Dokunuşlar sırasında bebekte stres belirtisi yok ise , güzel ve olumlu duygular içeren ( seni seviyoruz, sabırla iyileşmeni bekliyoruz gibi ) ifadeler içeren konuşmalar yapılması önemlidir.

Stres belirtisi ( solunum, nabız, kalıp atış hızında artış, gözleri ve başı başka yöne çevirme, ‘’O’’ şeklinde dudak ifadesi, hıçkırık vb) var ise uyaranlardan birisine ara verilmelidir.

Yani konuşma ve dokunma aynı anda değil, dönüşümlü gerçekleştirilmelidir. Konuşmaların içeriğinin ve duygu durumunun daima olumlu olmasına özen gösterilmelidir. Zira bebeklerin algıları çok güçlüdür ve kuvözde dahi olsalar anne – babasının varlığını hissederler.

İnci Candemir